Otizm
Otizm çocuğun sosyal iletişim becerilerinde belirgin güçlüklerle giden, konuşmanın geciktiği ve tekrarlayıcı ilgiler ve davranışların görüldüğü bir nörogelişimsel bozukluktur. Otizmde aşırı hareketlilik, yıkıcı davranışlar ve pek çok duyusal hassasiyet görülebilir.
Belirtiler temelde iki belirti kümesinden oluşmaktadır. İlk belirti kümesi sosyal ve iletişimsel sorunları, diğeri ise tekrarlayıcı ilgi ve davranışlar ve hassasiyetlerden oluşmaktadır. Bu belirtiler yaşamın erken döneminde bile fark edilebilir ve aile veya çocuklarla çalışan bir profesyonelin şüphesi üzerine çocuk psikiyatri uzmanına başvuru sonucunda tespit edilebilir.
Otizm tanısı mutlaka bir çocuk ve ergen psikiyatrisi uzmanı tarafından klinik bulgular, aileden alınan öykü ve çocuğun gözlemlenmesi sonucunda konur. Otizmde tanıya yardımcı birtakım testler mevcut olmakla birlikte tanı için bu testler zorunlu değildir. Bu testler hastalığın ağırlık düzeyini objektif bir şekilde göstermesi açısından klinik öneme sahiptir.
Otizm büyük oranda genetik faktörlerin etkisi sonucunda bir takım çevresel faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkan, beyin gelişiminin, beyindeki özellikle uzak bağlantıların yeterince gelişememesi sonucunda ortaya çıkan klinik tablodur.
Tedavide maalesef bugün itibariyle otizm kliniğinin çekirdek bulgularına yönelik bir ilaç tedavisi henüz bulunamamıştır. Fakat erken müdahale ile başlanan özel eğitim ile bu gelişimsel takılma aşılabilmekte otizm spektrumundaki çocuklar gelişimsel olarak yaşıtlarını yakalayabilmektedir. Yoğun davranışsal sorunlarda ilaç tedavileri eklenebilir fakat ön planda her zaman eğitsel müdahaleler yer almaktadır.
Uzm. Dr. F. Tuna OCAKOĞLU
Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı
Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Birimine gitmek için tıklayınız.