Yaşlanma süreci ile birlikte vücuttaki metabolik ve fizyolojik değişimlerin hız kazandığı, bu nedenle beslenmenin öneminin arttığı bir dönemdir. Yaş ilerledikçe bazal metabolizma hızı düşer ve kas kütlesinde azalma yaşanır. Bu durum, enerji ihtiyacının azalmasına ancak kaliteli protein ve mikrobesin ihtiyaçlarının yüksek kalmasına yol açar. Geriatri döneminde sağlıklı bir yaşam sürdürmek, yaşa bağlı hastalıkları önlemek ve yaşam kalitesini artırmak için dengeli ve yeterli bir diyet gereklidir. Bu dönemde, kas ve kemik sağlığını korumak için yeterli protein, kalsiyum, D vitamini ve B12 vitamini tüketimi önemlidir. Protein alımı, kas kaybını önlemek ve bağışıklık sistemini desteklemek açısından kritik rol oynar. Kalsiyum ve D vitamini ise kemik yoğunluğunu koruyarak kırık riskini azaltır. Yine bu yaş grubunda sıklıkla görülen demir eksikliği anemisi, enerji seviyesini ve bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebilir, bu nedenle demir içeriği yüksek besinlerin tüketimine özen gösterilmelidir. Yaşlılıkla birlikte sindirim sistemi hassasiyeti de artabilir ve bazı besinlerin sindirimi zorlaşabilir. Lif açısından zengin besinler, sindirim sistemini destekleyerek kabızlık gibi yaygın sorunları önleyebilir. Meyve, sebze, tam tahıllar ve su tüketimi sindirimi destekleyici etkilere sahiptir. Su tüketimi dehidrasyonu önlemek için oldukça önemlidir çünkü yaşlılarda susama hissi azalabilir. Son olarak, sosyal ve duygusal faktörler de bu dönemde beslenme üzerinde etkili olabilir. Aile veya sosyal çevre desteği, yemek yeme isteğini artırabilir ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarının sürdürülmesine yardımcı olabilir. Geriatri döneminde kişiye özgü bir beslenme planı ile sağlıklı, mutlu ve kaliteli bir yaşam süreci desteklenebilir.