Günümüzde nüfusun çoğalması, hekime ve sağlık hizmetlerine ulaşımın artması, tanı araçlarının gelişmesi ve yaşam süresinin uzaması nedeniyle kanser tanısı giderek artmakta ve tedavilerle sağkalım uzamaktadır. Kemoterapi, Radyoterapi ve Cerrahi uygulamalarına aday olan kişilerde var olan veya işlemler sonrası gelişebilecek kalp ve damar hastalıklarının yönetimi önem kazanmaktadır.
Toplumda sıklıkla gözlenen Kan, Meme, Akciğer, Rahim, Prostat, Mide, Pankreas, Karaciğer kanserlerinde kullanılan ilaçların yan etkileri olarak kalp yetmezliği, ritim bozuklukları, pıhtı oluşumu giderek artış göstermektedir. Kardiyotoksisite için temel risk faktörleri, kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı, orta veya ciddi sol ventrikülün bozulmasının eşlik ettiği iskemik kalp hastalığı, sol ventrikül hipertrofisi, kardiyomiyopatiler, atriyal fibrilasyon, ventriküler taşikardi gibi önemli kardiyak aritmiler sayılabilir. Ayrıca yaş (50 yaş ve üzeri), ailede erken yaşta kalp ve damar hastalıklarından ölüm hikayesi (<50 yaş), hipertansiyon, şeker hastalığı, kolesterol düzeylerinin yüksek olması da diğer kalp-damar risk faktörleri olarak dikkate alınmaktadır. Bu hastalarda kanser ilaçlarının seçimi, dozun ayarlanması ve ilaç etkileşmeleri yönünden Kardiyolog gözetimi altında bulunmaları önem kazanmaktadır.